Şeker hastalığını teşhis etmek biraz dedektiflik gerektirir. Bunun nedeni, semptomların yavaş ortaya çıkabilmesi veya diğer hastalık veya durumlara benzeyebilmesidir. Ancak doktorunuz birkaç basit test yaptıktan sonra şeker hastası olma olasılığınız kolayca belirlenebilir.
Basit bir ifadeyle diyabet, vücudunuzun glikozu kullanmakta ve depolamakta zorluk çekmesi anlamına gelir. Sistemde glikoz daha belirgin hale geldiğinde, kan şekeri seviyeleri önemli ölçüde artar. Tedavi edilmeyen diyabet, çok sayıda sağlık sorununa neden olabilir.
Hastalık iki kategoride teşhis edilir: Tip 1 (Juvenil Başlangıçlı Diyabet olarak da bilinir), çocuklarda veya genç erişkinlerde pankreas insülin üretmeyi bıraktığında gelişir. Tip 2 (Erişkin Başlangıçlı Diyabet olarak da bilinir) genellikle 40 yaşından büyük kişilerde pankreasın yeterli insülin üretemediği veya vücudun bunu etkili bir şekilde kullanamadığı durumlarda gelişir. Ne yazık ki, Tip 2 başlangıcı çocuklarda da daha yaygın hale geliyor. Neyse ki, diyabet uygun beslenme ve gerekirse insülin enjeksiyonları veya diğer ilaçlarla yönetilebilir.
Diyabet yönetimi çok iş gerektirir. Diyabet hastaları, kan şekeri seviyelerini düzenli olarak kontrol etmek, egzersiz yapmak, doğru beslenmek ve insülin iğneleri veya diğer ilaçları almak dahil olmak üzere yaşam tarzlarını uyarlamak zorundadır. Bununla birlikte, uygun bakım tanı ile başlar. Diyabetik durumların yüzde 95’i Tip 2 (Erişkin Başlangıçlı) olarak sınıflandırıldığından, uyarı işaretlerinin tanınması erken tedaviye ve çok daha iyi uzun vadeli prognoza yol açabilir.
Doktorunuzla yapacağınız yıllık kontroller (kan tahlili dahil), şeker seviyenizin normal aralıkta olup olmadığını belirlemenin iyi bir yoludur. Bununla birlikte, semptomlar yıllık muayeneler arasında size “gizlice sızabilir”. Bu nedenle, Tip 2 diyabetin bu belirtilerini yaşıyorsanız vücudunuzu dinlemeniz ve hemen bir doktora görünmeniz önemlidir:
Sık İdrara Çıkma
Böbrekleriniz bir şeylerin yolunda gitmediğini size bildirir. Vücudunuz şekeri parçalamak için yeterli insülin üretmediğinde böbrekler fazla glikozu dışarı atar. Böylece, mesaneniz böbreğin emriyle aynı şeyi yapar ve bol miktarda idrar yoluyla fazla glikozdan kurtulur.
Artan Susuzluk
Vücut daha sık idrara çıkmaya başladığında, beyninize daha fazla suya ihtiyacınız olduğuna dair bir sinyal gönderir. Tedavi edilmeyen şeker hastaları susuz kalır ve normalden daha fazla susar.
Açıklanamayan Kilo Kaybı
Tip 2 diyabet sahibi olmak kilo vermenin iyi bir yolu değildir. Sık idrara çıkma nedeniyle kaloriler uygun şekilde işlenmez. Hücreler glikoz için aç kalır ve ağırlık düşer.
Artan Açlık
Yine, bu mantıklı gelmeyebilir. Nasıl bu kadar aç olup da kilo verebiliyorsun? Sindirim sistemi, vücudu düzgün bir şekilde beslemek için senkronize parçalarına bağlıdır. Tip 2 diyabetliler, hücrelerine yeterince glikoz alamazlar. Böylece, bozulmayı telafi etmek için beyne daha fazla kalori tüketmesi için başka bir sinyal gönderilir.
Bulanık Görüş
Diyabet vücuttaki kasları etkiler – özellikle de gözlerde. Gözlerin doğal merceği kaslar tarafından kontrol edilir. Şeker hastaları çok fazla yüksek ve düşük kan şekeri yaşadıklarında, göz kasları hızla uyum sağlamakta zorlanırlar.
Diyabetik durumlarda ortaya çıkan, ancak her zaman olmayan başka belirtiler de vardır. Ayak ağrısı veya uyuşması, sık enfeksiyonlar, yorgunluk veya koyulaşmış cilt bölgelerini içerir. Bu belirtileri fark ettiyseniz veya sorularınız varsa, doktorunuza başvurun ve test yaptırın.
